Boşanmak için mahkemeye başvuran çiftlerin öne sürdükleri gerekçelerin başında “Şiddetli Geçimsizlik” geliyor. Psikolojik Danışman Mustafa Çetinkaya’ya göre şiddetli geçimsizliğin öncelikli sebebi ise bencillik. Evlilikte ‘Ben önemliyim, hep benim dediğim olacak’ yaklaşımının hata olduğunu kaydeden Çetinkaya “İletişimde kendinden ödün vermeme, birbirinin sorunlarını dinlememe, eşinin düşüncelerine saygı duymama ve birbirini yönetmeye çalışma eşler arasında çatışmalara ve boşanmalara sebep oluyor” dedi.
Eşlere empati kurmaları tavsiyesinde bulunun Çetinkaya, “Bazen birbirinizin düşüncelerini yanlış anlayabilirsiniz. Bu genellikle iletişim problemlerinden kaynaklanır. Örneğin eşiniz çok yorgundur ve o gün yemeği sizin yapmanızı isteyebilir. Bunu karşı siz ‘yemeği de bana yaptırmaya çalışıyor’ gibi algılayabilirsiniz. Biraz empati ile yaklaşmaya çalışırsanız; yani eşinizin duygu, düşünce, davranışlarını anlamaya çalışırsanız her şey kolaylaşacaktır. Sorununu anlatan eşinizin gözlerine bakarak onu dinlediğinizi gösterin. Onaylamak eşler arasındaki sevgiyi ve saygıyı pekiştirir. Sorunları paylaşma esnasında hoşgörülü ve sakin yaklaşmak, öfkeyi kontrol etmek, empati, ve sevgi sözcükleri kullanmak çözüme ulaşmaya katkı sağlar” diye konuştu.
Ailenizin ve Arkadaşlarınızın Dolduruşuna Gelmeyin
Eşlerin birbirleriyle ilgili sorunlarını kendi ebeveyn ve yakın arkadaşlarıyla paylaştığında, kışkırtıcı ve olumsuz tavsiyeler alabildiğine de dikkat çeken Psikolojik Danışman Mustafa Çetinkaya, bu tarz yaklaşım sonucu eşlerin birbirine yanlış davranabildiğini ve öfke patlamaları yaşadıklarını söyledi. Çevredeki insanların ‘düzeltiyoruz’ zannederek arada laf getirip götürüp arayı bozduğunu kaydeden Çetinkaya, eşlerin dış olumsuz söylemlerin etkisinde kalmadan ve karşındakini kırmadan sorunlarını birbiriyle rahat bir şekilde konuşmaları gerektiğini ifade etti.
Kültürel Farklılıklara Dikkat!
Evlilikte yanlış anlamaların temelinde kültürel farklılıkların da etkili olduğunu vurgulayan Mustafa Çetinkaya, eşlerin birbirini anne babasıyla kıyaslamasının ve benzer davranışlar beklemesinin yanlış olduğunu belirterek şunları söyledi:
“Eşler bazen kendi ebeveynlerini ölçüt alarak eşleriyle ilgili değerlendirmede bulunuyorlar. Bu yanlış bir tutumdur. Geçmişte yaşadıklarımıza bakarak yaşayacaklarımızı belirleyemeyiz. Eşinizden kendi kültürünüze göre davranış sergilemesini beklemeniz aranızdaki ilişkiyi kötü etkileyecektir. Örneğin; ‘benim annem babam gelmeden sofrayı hazırlardı’ Ya da ‘benim babam düzenliydi, böyle dağınık değildi’ gibi yaklaşımda bulunmak yanlış. Sonuçta hepimizin yetiştirilme tarzı farklı.“
Eşinize Toplumda Saygılı Davranın
Toplum içinde hakaret, laf sokma, rencide edici davranışlarda bulunmanın aradaki güveni zedelediğine de dikkat çeken Çetinkaya, bu davranışların birer psikolojik şiddet olduğunu ifade ederek, eşlerin birbirine daha olumlu, daha ılımlı ve daha pozitif yaklaşmasının önemine dikkat çekti.
Eşlere empati kurmaları tavsiyesinde bulunun Çetinkaya, “Bazen birbirinizin düşüncelerini yanlış anlayabilirsiniz. Bu genellikle iletişim problemlerinden kaynaklanır. Örneğin eşiniz çok yorgundur ve o gün yemeği sizin yapmanızı isteyebilir. Bunu karşı siz ‘yemeği de bana yaptırmaya çalışıyor’ gibi algılayabilirsiniz. Biraz empati ile yaklaşmaya çalışırsanız; yani eşinizin duygu, düşünce, davranışlarını anlamaya çalışırsanız her şey kolaylaşacaktır. Sorununu anlatan eşinizin gözlerine bakarak onu dinlediğinizi gösterin. Onaylamak eşler arasındaki sevgiyi ve saygıyı pekiştirir. Sorunları paylaşma esnasında hoşgörülü ve sakin yaklaşmak, öfkeyi kontrol etmek, empati, ve sevgi sözcükleri kullanmak çözüme ulaşmaya katkı sağlar” diye konuştu.
Ailenizin ve Arkadaşlarınızın Dolduruşuna Gelmeyin
Eşlerin birbirleriyle ilgili sorunlarını kendi ebeveyn ve yakın arkadaşlarıyla paylaştığında, kışkırtıcı ve olumsuz tavsiyeler alabildiğine de dikkat çeken Psikolojik Danışman Mustafa Çetinkaya, bu tarz yaklaşım sonucu eşlerin birbirine yanlış davranabildiğini ve öfke patlamaları yaşadıklarını söyledi. Çevredeki insanların ‘düzeltiyoruz’ zannederek arada laf getirip götürüp arayı bozduğunu kaydeden Çetinkaya, eşlerin dış olumsuz söylemlerin etkisinde kalmadan ve karşındakini kırmadan sorunlarını birbiriyle rahat bir şekilde konuşmaları gerektiğini ifade etti.
Kültürel Farklılıklara Dikkat!
Evlilikte yanlış anlamaların temelinde kültürel farklılıkların da etkili olduğunu vurgulayan Mustafa Çetinkaya, eşlerin birbirini anne babasıyla kıyaslamasının ve benzer davranışlar beklemesinin yanlış olduğunu belirterek şunları söyledi:
“Eşler bazen kendi ebeveynlerini ölçüt alarak eşleriyle ilgili değerlendirmede bulunuyorlar. Bu yanlış bir tutumdur. Geçmişte yaşadıklarımıza bakarak yaşayacaklarımızı belirleyemeyiz. Eşinizden kendi kültürünüze göre davranış sergilemesini beklemeniz aranızdaki ilişkiyi kötü etkileyecektir. Örneğin; ‘benim annem babam gelmeden sofrayı hazırlardı’ Ya da ‘benim babam düzenliydi, böyle dağınık değildi’ gibi yaklaşımda bulunmak yanlış. Sonuçta hepimizin yetiştirilme tarzı farklı.“
Eşinize Toplumda Saygılı Davranın
Toplum içinde hakaret, laf sokma, rencide edici davranışlarda bulunmanın aradaki güveni zedelediğine de dikkat çeken Çetinkaya, bu davranışların birer psikolojik şiddet olduğunu ifade ederek, eşlerin birbirine daha olumlu, daha ılımlı ve daha pozitif yaklaşmasının önemine dikkat çekti.
Editör: TE Bilisim