Metropol TV'nin Denizli Sanayi Odası bahçesinde gerçekleştirilen, 6. Lansman toplantısına katıldım. Geçtiğimiz yıllarda yapılanlara da katılmıştım. Öncelikle şunu söyleyim ki, her yıl yapılan, yani geçen yıl katıldığınız, ya da gelecek yıl tekrar olacağına göre telafisini yapabilme imkanınız olan bir etkinliğe bu kadar geniş katılımın olması başlı başına bir başarıdır. Sayın Valimiz Ömer Faruk Coşkun, özellikle iş dünyasının kurumları ve iş insanları oradaydılar.

İnsanlar böylesi bir davete ya davet sahibini sevdikleri, saydıkları veya takdirlerini ifade etmek için gelirler, ya da davetlilerin kimler olabileceğini az çok bildikleri için bu seçkinler arasında yer almak isterler.

Sonuç olarak, hangi gerekçeyle olursa olsun, bir araya gelmek ve getirmek için vesile olan bir etkinliğin sahibinin marka değerini artıran bir süreç yaşanır.

Etkinliğin sahibi olan Metropol TV’nin sahibi Arif Zor muhabirlikten gelme. Onu başarılı kılan bence muhabirlik tecrübesinden ziyade reklamcılık tecrübesi. Hangi kapının hangi gerekçeyle çalınacağını bildiğinden, medya için her sektörden daha önemli ve belirleyici olan finansı bulma konusundaki tecrübesini etkin kullanma başarısını gösterdi.

Yıllardır reklam çalışmaları sayesinde iş dünyasını tanıyor olması nedeniyle, bir defaya mahsus reklam karşılığı destek vefa kapsamında anlaşılabilir bir durumdur. Değil mi ki, bu bir seferlik desteğin hakkını layıkıyla verirsiniz, artık arkası gelir. Geriye güncel kalmak ve fark yaratarak sektörün liderliğini yapmak kalır.

Metropol TV dijital teknolojiye yatırım yaparak güncelin içinde olacağını başından ilan etmiş bir kurum. Her lansman toplantısında bu manadaki yatımlarını devam ettirdiğini ve ettireceğini göstererek hizmet verdiği kitleyi ilgili ve canlı tutuyor.

Günümüz dünyasında herkes muhabir, herkes haberci. Sanal medyada herkes görüntüler eşliğinde kendi haberini yapıyor. Habere ulaşım diye bir sorun yok. Günümüzün medya dünyasında, Denizli ölçeğinde bir ilin, destek sağlayarak yaşatabileceği medya sayısı bir elin parmağı kadar sınırlı olur. Bunlardan biri liderlik pozisyonunda olurken, diğerleri günü kurtardığını kar sayar.

Yazımın bu aşamasında “medya” kelimesini tırnak içine almam gerektiği gibi bir hisse kapıldım. “Gazetecilik” mesleğiyle eş anlamlı olmadığını şuraya bir not olarak düşeyim.

Herkes haberci, haber her yerde dedik ya, benim bakış açımdan kurumsal medyanın farkı arşiv niteliğinin olmasıdır. Benim Arif kardeşimize naçizane tavsiyem “aman arşivi ihmal etme” olur. Hatta sırf bu iş için bir eleman görevlendirilerek, haberler ve programlar kategorik olarak sınıflandırılmalı, istediğinde ulaşılabilmeli derim. Arşivin saklandığı server hizmeti sağlam ve güvenilir olmalı, server değişikliklerinde arşiv mutlaka korumaya alınmalı. Kamu hizmeti veriyor olmanın sorumluluğu bunu gerektirir.

Arif Zor’u böylesi bir başarı için tebrik eder, bu başarının devamını dilerim….

Whatsapp Image 2025 10 15 At 23.01.36